uldgarda on Nostr: Ceteris Paribus durumu yokken, yani diğer tüm değişkenler (faktörler) aynı ...
Ceteris Paribus durumu yokken, yani diğer tüm değişkenler (faktörler) aynı değilken, sosyalist bir toplumun, liberteryen veya kapitalist (ya da ona yakın) bir toplumdan daha zengin olma ihtimali vardır.
Örneğin; aynı yerden (şartlardan) başlamaları halinde, sosyalist bir sisteme sahip beyazlar topluluğunun, liberteryen bir sisteme siyahlar topluluğundan daha zengin olma olasılığı çok fazladır, hatta neredeyse kesindir. Aradaki IQ farkı yaklaşık 30 civarıdır ve bu üretkenliği büyük ölçüde etkiler (tabii ki daha yüksek IQ’ya sahip olan beyazlardır).
Liberteryen sistemde her ne kadar üretkenliğin, girişimciliğin ve inovasyonun önü daha açık olsa (engeller koyulmamış olsa) bile, siyahlarda bu kaldırılmış engellerden verimli bir şekilde yararlanmak için gerekli zeka ve kapasite bulunmamaktadır. Öte yandan beyazlar, üretkenliğin, girişimciğin ve inovasyonun önüne sınırlar ve engeller koyulduğu sosyalist bir sistemde, tüm kötülüklere rağmen, üstün zeka ve kapasiteleriyle siyahlardan daha iyi iş çıkartacaklardır.
Zenginlik üretmek ve daha iyi yaşam koşullarına sahip olmak, ya sermayedeki artışla ya da araçları (malları) en verimli şekilde kullanmaya yarayan teknik bilgideki gelişimle mümkün olur. Birincisi düşük zaman tercihiyle oluşabilir ve ikincisine de teknolojik bilgi denir. Düşük zaman tercihi ve teknolojik bilgi, yüksek zekayla bağlantılıdır. Ve beyazlar, siyahlardan açık ara daha zekidir. Binlerce yıl geçmesine rağmen Orta Afrika’nın neredeyse hiç gelişememiş olmasına dikkat edin. Tasarruf ve sermaye birikimini siyahlar yapamaz. Onlar ya stabil sermaye miktarıyla yerlerinde sayabilir ya da sermayeyi tüketerek daha da geriye gidebilir.
Kısaca, beyazlar, sosyalist bir sistemde olsalar bile, liberteryen bir sistemde olan siyahlardan daha zengin, daha refah ve daha iyi yaşam koşullarına sahip olacaklardır.
Bu tartışmada zeki insanların sosyalist olmaktan çok liberteryen olmaya daha yatkın olduklarını ve bunun tam tersinin de geçerli olduğu gerçeğini es geçiyoruz.
Örneğin; aynı yerden (şartlardan) başlamaları halinde, sosyalist bir sisteme sahip beyazlar topluluğunun, liberteryen bir sisteme siyahlar topluluğundan daha zengin olma olasılığı çok fazladır, hatta neredeyse kesindir. Aradaki IQ farkı yaklaşık 30 civarıdır ve bu üretkenliği büyük ölçüde etkiler (tabii ki daha yüksek IQ’ya sahip olan beyazlardır).
Liberteryen sistemde her ne kadar üretkenliğin, girişimciliğin ve inovasyonun önü daha açık olsa (engeller koyulmamış olsa) bile, siyahlarda bu kaldırılmış engellerden verimli bir şekilde yararlanmak için gerekli zeka ve kapasite bulunmamaktadır. Öte yandan beyazlar, üretkenliğin, girişimciğin ve inovasyonun önüne sınırlar ve engeller koyulduğu sosyalist bir sistemde, tüm kötülüklere rağmen, üstün zeka ve kapasiteleriyle siyahlardan daha iyi iş çıkartacaklardır.
Zenginlik üretmek ve daha iyi yaşam koşullarına sahip olmak, ya sermayedeki artışla ya da araçları (malları) en verimli şekilde kullanmaya yarayan teknik bilgideki gelişimle mümkün olur. Birincisi düşük zaman tercihiyle oluşabilir ve ikincisine de teknolojik bilgi denir. Düşük zaman tercihi ve teknolojik bilgi, yüksek zekayla bağlantılıdır. Ve beyazlar, siyahlardan açık ara daha zekidir. Binlerce yıl geçmesine rağmen Orta Afrika’nın neredeyse hiç gelişememiş olmasına dikkat edin. Tasarruf ve sermaye birikimini siyahlar yapamaz. Onlar ya stabil sermaye miktarıyla yerlerinde sayabilir ya da sermayeyi tüketerek daha da geriye gidebilir.
Kısaca, beyazlar, sosyalist bir sistemde olsalar bile, liberteryen bir sistemde olan siyahlardan daha zengin, daha refah ve daha iyi yaşam koşullarına sahip olacaklardır.
Bu tartışmada zeki insanların sosyalist olmaktan çok liberteryen olmaya daha yatkın olduklarını ve bunun tam tersinin de geçerli olduğu gerçeğini es geçiyoruz.